Beyaz çay gerçekten hafif içimi ve farklı lezzeti ile öne çıkan bir çaydır. Ancak beyaz çayı ilk içtiğinde pek etkilenmeyen hatta hayal kırıklığına uğrayan kişileri de çok sık görüyoruz. Bunun sebeplerinden birinin yanlış demleme olduğunu söyleyebiliriz.
Bitki Çayı
Demlenecek çayın rengi açıldıkça (koyudan açığa doğru bitki çayı sıralaması: siyah çay, oolong çayı, yeşil çay ve beyaz çay) demleme su sıcaklığı da düşmektedir. 100 derecelik kaynar suyla demlenecek bir beyaz çayın tadının birşeye benzemeyeceğini şimdiden söyleyebiliriz. Demleme sıcaklığı kadar demleme süresine de tabi ki dikkat etmek gerekiyor.
Gelelim hayal kırıklığının ikinci sebebi; Türkiye’de büyüyen yaklaşık olarak herkes çocukluğundan itibaren Rize çayı içmiştir. Rize çayı, beyaz çay gibi hassas tatlar barındıran çaylara göre hem geçtiği işlemler hem de demleme tekniği açısında çok farklıdır. Rize çayı özellikle uzun süre kaynatılmasından dolayı çok baskın bir tada sahiptir. Bizler ise daha önce sadece bu çayı içtiği için, bundan sonra her içtiğimiz çayı koyu Rize çayı ile karşılaştırma eğiliminde oluruz.
Söylememize gerek yok ki bu çaylar birbirlerinden çok farklıdır. Hatta beyaz çayı tadan bazı kişilerin bu çayı tatsız olarak nitelendirdiği de olmuştur. Bu durumda tek önerimiz, beyaz çayınızı doğru bir şekilde demeleyerek kendinize ve çaya birkaç şans daha vermenizdir. Çünkü aynı şarapta olduğu gibi, insan dili farklı tatlar almak konusunda zamanla eğitilebilir. İlk başta almadığınız bazı hassas tatları zamanla hissetmeye başlayacaksınız. Farklı çaylar içtikçe bu tatları almak konusunda daha da ustalaştığınızı fark edeceksiniz.
Şimdi bu çayın tadını bir kenara bırakıp verdirmesi ve diğer özelliklerine geri dönelim;
Beyaz çay ilkbahar mevsiminde en özel çay tomurcuklarının hasat edilmesi ile elde edilir. Diğer çaylar içinde en önce beyaz çay toplandığı için en taze çay olduğunu söyleyebiliriz.