Çay ve Sinema

Gelelim Türk sinemasına… Çayı gündelik hayatın ayrılmaz bir parçası olduğu, pek çok vatandaş tarafından ‘zincirleme’ tüketildiği bir memleketin filmlerinde, çay içeren sayısız mizansen var elbette. Diğer ülke sinemalarından farklı olarak, birçok kez de, ince belli bardaklarda şekeri karıştıran kaşıkların sesi eşliğinde geliyor akla bu sahneler. Zeki Demirkubuz’un hemen her filminde (“Masumiyet”, “Yazgı”…), bol bol çaylar […]

Çay ve Sinema

Peki modern yaşamın popüler bir parçası olan ‘mug’da poşet çay?.. Onu da post-modern dönemde internetin yeni yeni yaygınlaşmaya başlamasının sosyal hayata etkilerinden ilham alan bir romantik komediyle analım: Tom Hanks’in, soğuk algınlığı geçiren Meg Ryan’a ‘kettle’da kaynatılmış suyla hızlıca bir çay yapıp ikram ettiği  “Mesajınız Var / You’ve Got Mail” (1998).

Çay ve Sinema

Sinema tarihindeki en unutulmaz çay sahnelerinden biri ise, sihirli bir dadının öyküsünü anlatan Disney klasiği “Mary Poppins”de (1964) karşımıza çıkar. Kahramanlarımız, neşeli bir şarkı söyleyerek, masa ve sandalyelerle birlikte havaya yükselirler ve böylece tavanda eşsiz bir çay partisi verilir.

Çay ve Sinema

Hayatlarımız birer film olsa ve yeniden izleyebilecek olsak, önce hangi anlara dönmek isterdik? En mutlu ya da en sıradışı olanlara büyük ihtimalle. Peki iyi ve kötü, sıkıcı ve eğlenceli, mutlu ve acılı hatıraların birçoğunda bize eşlik eden gündelik alışkanlıklarımız?.. İşte asıl hikayemiz orada yatıyor.